Çin'in baş döndürücü gelişmesi ve 2020 planı
Başbakan Erdoğan Putin'e '' Bizi Şanghay 5'lisine alın AB'yi unutalım'' dedi. Bu söz pek yabana atılacak cinsten olmadığı, bugün Çin'in başdöndürücü bir hızla gelişme göstermesiyle paralellik taşımaktadır.
Netekim Türkiye'nin ''Diyalog Ortağı Statüsü'' için Şanghay İşbirliği Örğütü'ne 23 Mart 2011'de yapmış olduğu başvurusu 6-7 Haziran 2012 tarihinde Pekin'de düzenlenen (ŞİÖ) Devlet bakanları Zirvesinde onaylandığını, Dışişleri Bakanlığı sitesinde NO:159, tarih 07 Haziran 2012 bildirisinden öğreniyoruz.
Şanghay beşlisi nedir, 1996 yılında Rusya, Çin, Kazakistan, Kırgısistan, Tacikistan ve sonradan 2001 de katılan Özbekistan'dan oluşuyor. Hindistan, Pakistan, Moğolistan ve İran'da Şanghay İşbirliği Örgütüne gözlemci olarak katılıyor. Amaç, Ekonomik, Siyasi ve özellikle büyüyen enerji ihtiyacını karşılamak ve ABD'nin genişleme nüfus alanlarını daraltmak için Çin'den Rusya'ya, Güney'den İran'a kadar olan bölgeyi kendi nüfus alanları olarak dizayn etme istemleri olarak ortaya çıktığını görüyoruz.
Çin'in yükselişe geçtiği, 2010 yılındaki ihracatı 1,577 milyar doları geçerken, Japonya'yı geride bırakıp, dünya'nın 2.büyük ekonomisi olduğu görülüyor. ABD Ticaret Bakanlığı verilerine göre, Çin'in Amerika'ya olan ticaret fazlası 10 yılda 83 milyar dolardan 275 milyar dolara yükselirken de, tarıma dayalı bir ülkeyken bugün büyük bir ekonomik güce erişiyor..
Ekonomik gelişmeye paralel Çin Kurtuluş Ordusu'da güçleniyor.150 Milyar dolara yakın savunma bütçesi, aktif olarak kullanılmakta yatırımlar gerçekleştirilmektedir. Çin Cumhurbaşkanı'nın söylediği, Çin K.Ordusu 10-15 yıl içinde süper güç olarak küresel bir orduya dönüşecektir.
Çin'in kendine has bir özelliğide; askeri ve ekonomik güçler arasındaki organik bağ olmasıdır ki, bu kurulan denge Çin'i ön saflara taşımaktadır.
ABD'yi rahatsız edecek şekilde geliştirlen savaş uçakları, havacılık fuarlarında, Çin'li firmalar tarafından ve onlarcası tanıtılıyor. Çin'in 2011'de geliştirdiği ilk görünmez savaş uçağı olan J-20'nin testleri sürdürülüyor, J-20'nin özelliği radarlardan saklanabilen bir kaplamaya ve dahili silah bölmesine sahip olduğu bildiriliyor. Bunun yanında insansız hava araçları olan, Yilong (Pterodaktil I) ve BZK 005 gibi İHA gibi araçları geiştirirken, geçen yaz kıyılarında onbir adet İHA üssü açacağını duyuruyordu.
Aynı hızla deniz kuvvetlerini geliştirmekte olan Çin, Sovyetler'den aldığı 65.000 tonluk uçak gemisini yeni motorlarla ve silahlarla donatarak, 50 adet Shen yong J-15 uçak taşıyabilir bir duruma getiriyor, bunun yanında nükler denizaltılar, 8000 tonluk destroyerlerinde üretildiğini görüyoruz.
Çin Ordu Bilim Akademisin'den Kd.Albay Yao Yunzhu, ABD'nin dünyanın tek ''uzay süper gücü'' olarak kalamıyacağını açıklarken, Çin uzaydaki hedefleri vurma becerisini geliştiriyor. Çin Halk Kurtuluş Ordusu, manevra yapabilen, başka uydulara çarpan yada yönlendirilmiş enerji (lazer)sayesinde uzaydaki ABD sistemlerini kör edebilen / eritebilen mikro uyduları geliştirdiğini stratejistler açıklıyor. Çin 10 yıl içinde yüzden fazla sivil ve askeri uyduyu dünya yörüngesine oturtmayı düşünüyor ve insansız, yeniden kullanılabilir bir uzay uçağınının testlerini yapıyor.
Bugün ülkeler için en önemli konu, siber savaş durumudur ki, Çin bu proğrama 130 binden fazla insan atamış durumda olduğu görülüyor. (Amerikalı siyaset bilimci ve 21 Y.Y savunma girişimi direktörü, Peter W Singer'in Çin'in gizli silahları makalesinde konuya geniş yer vermiştir.)
Çin'in ekonomik gelişimiyle ilgili uluslararası kuruluş olan, J.PMorgan Chese'in baş ekonomisti, Bruce Kasman'a göre; Çin'in dünyanın 2.büyük ekonomisine yükselmesi, küresel ekonomi için bir dönüm noktası olarak tanımlamaktadır. Kasman' göre Çin etkileyici bir izlenim bırakmıştır. Çoğu ülke için gerçekten zor olan bir dönem geçmesine rağmen, güçlü bir hızla büyümeyi tutturabilmiştir. Çin kazandığı yeni konumunu devam ettirebilmesi muhtemeldir.
İngiltere'nin, National İnstitute of Economic and Social Research kuruluşu'nun tahminine göre 2010 yılında Çin ekonomisinin büyüme oranı %11,6, ABD'nin ise %3,1 dir. Bundan sonra Çin ekonomi büyüme oranı %8, ABD %3 olduğu taktirde 9 yıl sonra, yani 2019 yılında Çin ekonomik gücü ABD'yi geride bırakacaktır.
Çin sessiz ve sakin olarak gelişmesini sürdürmektedir. Henüz gelişmesini tamamlamamış olduğundan, Çin hükümeti ön plana çıkmaktan imtina etmektedir. Siyasal ve kültürel anlayış ön plana çıkmamak ve sivrilmekten kaçınma düşüncesinde olmasıda buna mani teşkil etmektedir.
Bütün bu olumlu gelişmelere rağmen, Çin'in kişi başına düşen GSYIH rakamı 3800 ABD dolarıdır ve dünya sıralamasında 105. sıra civarındadır. 150 Milyon insan BM'nin belirlemiş olduğu günlük 1 dolar gelir standardının altında yaşamaktadır. Çin her yıl 20-25 milyon insana istihdam sağlamak durumundadır.. %8 Büyüme hızının altına düştüğünde toplumda huzursuzluk çıkması muhtemeldir. O nedenle, sermaye ve emek verimliliğinin arttırılması ve bunun içinde teknolojik gelişmeye hız verilerek yükseltilmesi gerekmektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder