29 Haziran 2013 Cumartesi

Pençe 2013 Tatbikatı




Pençe-2013 Tatbikatı'nda gerçek mühimmat atışlarını Genelkurmay Başkanı Necdet Özel ile kuvvet komutanları birlikte izledi.

Tatbikatta ilk defa TÜBİTAK tarafından geliştirilen ve 27 kilometre menzile sahip olan Hassas Güdüm Kiti de kullanıldı.
Pençe-2013 Hakiki Mühimmat Atışları ve Işık Tatbikatı, Kara ve Hava Kuvvetleri Komutanlıklarıyla Genelkurmay Özel Kuvvetler Komutanlığı unsurlarının katılımı ile Konya'daki 3'üncü Ana Jet Üs Komutanlığında icra edildi.
21 Haziran’da başlayan ve dün akşam sona eren tatbikatta gerçek mühimmat atışları yapıldı.
Komutanlığı'ndan havalanan F-16 ve F-4 savaş uçaklarından atılan GBU-10, AGM-65G, JDAM, MK-82/83/84 adlı mühimmatlarla 9 hedef vuruldu. 
MİLLİ GÜDÜMLÜ FÜZE İLK KEZ DENENDİ
Atışlarda aynı zamanda TÜBİTAK tarafından milli olarak geliştirilen 27 kilometre menzile sahip INS/GPS güdümlü, MK-84 Harp Başlığı Hassas Güdüm Kiti (HGK) ile SAM sistemleri uçak sığınakları, cephanelikler sanayi tesisleri ve mühimmat depolarına atılarak ilk kez denendi. Hassas Güdüm Kiti'nin başarılı olduğu vurgulandı. Tatbikatta gece ve gündüz atışları yapıldı.
Konya Atış Sahasındaki kuleden savaş uçaklarının gerçek mühimmatlarla hedefleri imhasını gören Orgeneral Özel ve beraberindekiler tatbikatın ikinci aşamasında, jenerik senaryo dahilinde gerçekleştirilen bir saldırı ve kurtarma operasyonunu izledi. Senaryo gereği, zırhlı bir Tabur Komutanlığı'na saldırı yapıldı. 
HEDEFLER LAZERLE İŞARETLENDİ, UÇAKLAR İHMA ETTİ
Tabur Komutanlığı bağlı olduğu Tümen Komutanlığından, Tümen Komutanlığı da bağlı bulunduğu Ordu Komutanlığından yardım istedi. Yardım çağrısının ardından harekete geçen Hava Kuvvetleri Komutanlığı, Lazer İşaretlemeli Mesafe Ölçme Sistemleri arasında yer alan ve ASELSAN tarafından geliştirilen “Engerek” adı verilen lazerle saldırı yapan hedefleri işaretledi. Türkiye’nin değişik illerindeki üslerinden kalkarak atış alanına gelen F-16 ve F-4 savaş uçakları lazer güdümlü bombalarla ‘Önce Vatan’ parolasıyla hedefleri imha etti.
HELİKOPTER KURTARMA SENARYOSU

Tatbikatta senaryo gereği, lazer güdümlü bomba atan bir F-16 savaş uçağı motor arızası nedeniyle düştü. Düşman kuvvetlerin bulunduğu alana düşen uçağın pilotu atlayarak kurtuldu. Yeri belirlenen pilotu kurtarmak için 3 helikopter düşman kuvvetleri ateş altına alırken 2 helikopterle alana inen Özel Kuvvetler Komutanlığı Muharebe Arama Kurtarma unsurları pilotu alarak uzaklaştı. Bölgeden ayrılırken helikopterler alanda bulunan düşman kuvvetleri de yok etti.

24 Haziran 2013 Pazartesi

Yerli lazer silahı için düğmeye basıldı


Yerli lazer silahı için düğmeye basıldı

TÜBİTAK ve Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), sadece Amerika’da bulunan lazer silahı üretmek için proje başlattı. Geliştirilecek iki yerli lazer silahıyla kara, deniz ve havada tehdit oluşturabilecek hedefler takip edilerek etkisiz hale getirilecek. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, bu silahın yerli olarak geliştirilmesi için yüksek bütçeli projelere destek verileceğini açıkladı. Proje kapsamında öncelikle insansız hava araçları, seyir füzeleri ve havan mühimmatlarına karşı kullanılacak bir lazer silahının geliştirileceğini vurgulayan Ergün, silahın bütün bileşenlerinin millî olmasının amaçlandığını söyledi.
Amerika’nın insansız hava araçlarını düşürmede ve gemileri etkisiz hale getirmede kullanacağı Lazer Silah Sistemi (LaWS) büyük yankı uyandırmıştı. Amerikan Donanması’nın tanıttığı lazer silahını geliştirebilmek için Rusya, Çin, İsrail ve Almanya da çalışma yapıyor. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Ergün, TÜBİTAK Savunma ve Güvenlik Teknolojileri Araştırma Destek Grubu’nun (SAVTAG) öncülüğünde başlatılan çalışmalarda lazer silah geliştirecek yüksek bütçeli projelerin destekleneceğini söyledi. Kurum, Yüksek Güçlü Lazer Silah Sistemi (YGLSS) geliştirilmesi için 24 Mayıs’ta çağrıya çıkmıştı. Bakan Nihat Ergün, TÜBİTAK’ın geliştireceği lazer silahı için, “Lazer sistemi ile kara, deniz ve havada tehdit unsuru oluşturan hedefler algılanacak, takip edilecek ve lazerle etkisiz hale getirilecek.” dedi. Ergün, müşteri kurumun Milli Savunma Bakanlığı Ar-Ge ve Teknoloji Dairesi olduğu; çağrı kapsamında üniversiteler, özel kuruluşlar ve kamu Ar-Ge kuruluşlarının ‘Proje Yürütücüsü’ olarak yer alabileceğini ifade etti. ‘Proje Yöneticisi Kuruluş’ ise proje sonunda kullanılabilecek 2 adet yüksek güçlü lazer silah sisteminin istenen teknik özelliklerde üretilmesinden sorumlu olacak. Silah sisteminin en kritik bileşenlerinden biri olan lazer kaynağının tamamen yurtiçi yetenekler kullanılarak geliştirileceğini aktaran Bakan Ergün, “Projenin birinci dönemi süresince farklı teknolojilerin kullanıldığı en fazla 4 farklı lazer kaynağının geliştirilmesi TÜBİTAK tarafından desteklenecek. Türkiye’nin geliştireceği milli lazer teknolojisi öncelikle savunma sanayiinde teknolojik kazanım sağlayacak. Kazanımının yanında üretim sanayiinde de uygulama alanı olacak.” şeklinde konuştu. Türkiye’nin özel önem verdiği lazer silah sisteminin bir benzeri ABD tarafından Basra Körfezi’nde bir savaş gemisinde envantere alınmıştı. Lazer silah sistemi teknolojileri Amerika, Rusya, Çin, İsrail ve Almanya tarafından geliştirilmeye devam ediliyor. TÜBİTAK’a başvuru yapacak projelerin süresi en fazla altı yıl olacak. Proje başvuruları çağrı kapanış tarihi olan 26 Temmuz saat 17.30’a kadar kuruma elden teslim edilecek.

17 Haziran 2013 Pazartesi

TSK "geleceğin hudut karakolu"nu test ediyor


TSK "geleceğin hudut karakolu"nu test ediyor

AA ekibi, sınır fiziki güvenlik sistemiyle güçlendirilmiş Şehit Çoban Hudut Karakolu'nu görüntüledi. 70. Mekanize Piyade Tugayına bağlı Mardin'in Kızıltepe ilçesi Suriye sınırındaki karakolda yasa dışı sınır geçişleri ve kaçakçılıkla mücadelede son teknoloji kullanılıyor.

Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından pilot olarak uygulanan proje kapsamında hudut karakolunun sorumluluk sahası kameralar ve sensörlerle donatıldı. Hudut olaylarına daha hızlı müdahale için hudut hat yolu asfaltlanırken sınırın her metresi komuta kontrol merkezinden 24 saat takip ediliyor.
İŞTE GELECEĞİN HUDUT KARAKOLU / FOTO GALERİ

Nöbetçilerin kaldırıldığı, onların görevini kameraların yaptığı karakolun sorumluluk sahasında 13 gözetleme kamerası bulunuyor. Kameraların 9'u hat boyunca konumlandırılırken ikisi geniş alan ikisi ise yakın alan çekimi yapıyor.

Sistemle hudut hattındaki alanlar kameralarda elektronik olarak işaretleniyor. Söz konusu alanların ihlali durumunda sistem sinyal veriyor. Gece
görüş kameralarının yanı sıra bazı alanlar da termal kameralarla izleniyor.

"Allah yardımcınız olsun"

Kontrol edilen sınır hattında en küçük hareketlilikte, sistem alarm veriyor. Görüntüde kaçakçıların veya yasadışı sınır geçişinin tespit edilmesi üzerine karakolda alarm veriliyor. Alarmın ardından ani müdahale mangası görev için hazırlanıyor. Çelik yeleklerini giyen, silahlarını alan askerler görev öncesi son hazırlıklarını yapıyor.

Dikkatli olmaları konusunda uyarılar yapan karakol komutanının "Allah yardımcınız olsun" sözlerinin ardından Mehmetçik "Kobra" adı verilen taktik tekerlekli zırhlı araçla hudut hattına gidiyor.

Ağır silahlarla güçlendirilen ve termal kamerası bulunan araçla hudut olayına müdahale eden güvenlik güçleri, "hudut namustur yürekle ve bilekle korunur" anlayışıyla görev yapıyor.

Yüzbaşı Karabacak

12. Hudut Bölük Komutanı Yüzbaşı Gökhan Karabacak, karakoldaki yeni sistemin örnek uygulamasıyla sınır güvenliğinin sağlandığını belirtti.

Sistemin komuta kontrol odasından yönetildiğini ifade eden Karabacak, "Sistemin amacı sınır hattı boyunca yasa dışı geçişlerin tespiti ve önlenmesine yönelik etkin bir fiziki güvenlik sistemini tesis etmektir" diye konuştu.

Sistem kapsamında kızılötesi ve termal aydınlatma özellikli kameraların hudut hattında konuşlandırıldığını dile getiren Yüzbaşı Karabacak, şunları kaydetti:

"Tesis edilen hat boyu kameralarıyla gözetlenemeyen alan kalmamaktadır. Ayrıca geniş alan gözetleme kameraları ile gözetleme yapılmaktadır. Tel çitlerdeki elektronik algılayıcılar ve asfalt yol ile sistem desteklenmiştir. Sistem 24 saat boyunca otomatik olarak çalışan jeneratörler tarafından beslenmektedir.

Sistemin faydaları kapsamında hudut hattında nöbetçi görevlendirilmesine son verilmiştir. Sadece karakol yakın emniyeti ve ani müdahale mangası olarak personel görevlendirilmiştir. Nöbetlerin kaldırılması araç trafiğini azaltmış, personel emniyetini artırmıştır. Yasa dışı geçiş yaparken tespit edilen şahısların görüntüleri kayıt altına alınıyor. Dolayısıyla herhangi bir hukuki problem yaşanmıyor."